Zihninizle Bağlantı Kurmak İster Misiniz?

dream-telepathy-1.jpeg

 

Bazı araştırmacılar, telepatinin karşıdaki kişinin zihni ile direkt bağlantı kurma durumu olduğunu düşünüyorlar. İleri sürdükleri anektodlarda, beynin yaymış olduğu frekansların yaklaşık 10 bin kilometre kadar mesafe kat edebileceği iddia ediliyor. Yani, binlerce kilometre uzağınızdaki biriyle zihinsel bir iletişim kurabileceğiniz öngörülüyor. Peki, bu nasıl olacak dediğinizi duyar gibiyiz.

Bu araştırmalar, aslında farkında olmasanız, hatta bazen inanmasanız da, her an telepati yapabildiğinizi; siz herhangi bir kişiyi düşündüğünüz anda o kişi ile aranızda metafiziksel bir bağlantı oluştuğunu ileri sürüyor. Bunu beyinlerinizin arasında uzanan bir kablo gibi düşünebilirsiniz. Zihinsel bağlantı (telepati) işleminin çok da zahmet veren bir işlem olmadığı, bunun için düşünmenin yeterli olacağı inanışı da mevcut. Buna göre, zaten geri kalanını beyniniz kurduğu otomatik bağlantı ile hallediyor.

Kimi anektodlara göre, ikizlerin birbirleriyle aralarında kilometreler olmasına rağmen biri bir duygu yoğunluğu yaşadığında ikizinin bunu aynı şekilde hissettiği iddia ediliyor. Bu durumun ikiz olmayan kişilerde de görüldüğü düşünülüyor. Örneğin, birini düşünürken o kişi “İçim daralıyor” diyerek sizi aramıştır veya siz birini aradığınızda o kişi “Tam da seni düşünüyordum” der. Aradaki bu enerji akışını sağlayanın beynin o duygu anında yaydığı frekansları tetikleyici olarak vücudunuzun ürettiği hormonal bir destek olduğu düşünülse de bu durumun psikolojik bir bağdan kaynaklandığı görüşü de yaygın.

Hemen hemen hepimizin birtakım kişisel olaylar gerçekleşmeden önce bu olayları hissettiği olmuştur. Tarihte büyük kazalardan önce bu kazaların çok kişi tarafından sezildiğinin örnekleri vardır. Örneğin, Titanik’e kayıtlı yolcuların sadece %58’i binmişti. Gemiye binmeyenlerin birçok farklı gerekçesi vardı ancak bu %42 oranındaki kişiden sadece 19 kişi kazadan iki hafta kadar önce facia ile ilgili rüya görmüş ya da sezgilerinden bahsetmişlerdi. İşin belki de en ilginç yanı, Titanik kazasından 14 yıl önce Morgan Robertson tarafından yazılan Futility isimli romanda, Kuzey Atlanik’te, buz dağına çarparak batan bir gemiden bahsedilmesidir. Futiliy’deki gemi Titan ile Titanik’in gerçek öyküsü arasında şaşılacak benzerlikler bulunduğu söyleniyor; geminin büyüklüğü, yeterli can yeleği olmaması ve geminin baca sayısı gibi birçok benzerlik sıralanıyor.

Kim bilir, belki ileride sizin paylaşacağınız öngörülerin romanı çoktan yazılmıştır bile.

Hazırlayan: Cumhuriyet Üniversitesi [n]teresan Şeyler temsilcisi Damla Nur Dolu